Dilesek herkesi zorla iman ettiririz! / 08.12.2020 / Kerem Önder
Loading advertisement...
Preload Image
Up next

Video title

Cancel

Dilesek herkesi zorla iman ettiririz! / 08.12.2020 / Kerem Önder

لَعَلَّكَ بَٰخِعٌ نَّفْسَكَ أَلَّا يَكُونُوا۟ مُؤْمِنِينَ

(Resûlüm!) Onlar iman etmiyorlar diye neredeyse kendine kıyacaksın! (Şuarâ 3)

إِن نَّشَأْ نُنَزِّلْ عَلَيْهِم مِّنَ ٱلسَّمَآءِ ءَايَةً فَظَلَّتْ أَعْنَٰقُهُمْ لَهَا خَٰضِعِينَ

Biz dilesek, onların üzerine gökten bir mucize indiririz de ona boyunları eğilip kalır. (Şuarâ 4)

“Bu âyetlerde müşriklerin Kur’an’a inanmamalarından ve ona karşı gösterdikleri düşmanca tavırdan dolayı üzülen Hz. Peygamber ve müminler teselli edilmektedir (Kehf 18/6; Fâtır 35/8). Çünkü Peygamber’in görevi onları zorla iman ettirmek değil, Kur’an’ı tebliğ edip doğru yolu göstermektir (Nahl 16/82). 4. âyette ifade edildiği üzere Allah Teâlâ isteseydi inkârcıları iman ettirecek bir mûcize ve bir felâket göndererek onların boyun eğmelerini sağlardı. Ancak böyle bir zorlama imtihan hikmetine aykırıdır. Allah dünyayı, hayatı ve ölümü imtihan için yaratmıştır. İnsanın bu imtihanı kazanması serbest ve özgür iradesiyle Allah’a inanmasına ve itaat etmesine bağlıdır.”

“Onlar Mekkeliler îman etmeyecekler diye sen Ey Resûlüm Muhammed, adetâ kendine kıyacaksın üzüntünden kendini katledeceksin. Buradaki “Lealle ” lâfzi “ işfak “ (acımak) içindir. Yani, “Bu üzüntüyü hafifletmek suretiyle kendine acı.”

“Eğer İstesek gökten üzerlerine apaçık bir mucize” ve göz kamaştırıcı bir şekilde kudretimizin bir tecellisini “indiririz de” o vakit onların bu husustaki bilgileri kesin bir bilgi haline gelir ve kaçınılmaz olarak bu bilgiye sahip olurlar. Şu kadar var ki; bu husustaki bilgilerin nazarî olarak (akıl yolu ile) elde edilen bilgiler olmasını takdir etmişizdir.

“Boyunları ona eğiliverirdi.” Mücahid dedi ki: Burada “Boyunlar”dan kasıt, onların ileri gelenleridir.
Nehhâs dedi ki: Boyunun ne demek olduğu dilde bilinen bir husustur, Mesela, “İnsanlardan bir boyun bana geldi” denilirken onların İleri gelenleri, reisleri bana geldi, denmek istenir.
Katâde dedi ki: Yani eğer yüce Allah dilemiş olsaydı, boyun eğerek kabul etmek zorunda kalacakları bir mucize indirirdi ve hiç kimse aralarından bir masiyet işlemek kastıyla boynunu başka bir tarafa çevirmezdi.

Bu âyetler, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)i, kendisine iman etmeyen kâfirlere karşı teselli etmekte ve onun, kâfirlerin iman etmelerini ne kadar istediğini beyan etmektedir Kullar iman edip etmemekte serbest bırakılmışlardır. Onları zorla iman ettirmeye Allah’tan başka kimsenin gücü yetmez. Eğer Allah dilerse bir mucize göndererek, iman etmeyenleri ister istemez boyun eğdirir. Ancak Allah, böyle bir şeyi dilememiştir. Zira bu, kulları kendi iradeleriyle başbaşa bırakmaya ters bir olaydır.”