Dünyanın En Sıra Dışı Müzik Enstrümanları Nasıl Ses Çıkartıyor?
Loading advertisement...
Preload Image
Up next

Video title

Cancel

Dünyanın En Sıra Dışı Müzik Enstrümanları Nasıl Ses Çıkartıyor?

ABONE OL ► http://bit.ly/barisozcanyoutube
TÜM VİDEOLARIM ► https://youtube.com/barisozcan/videos
“Bu gerçek hayat mı? Yoksa sadece rüya mı? İki arada kalmış, gerçeklerden yok kaçış.” Müzik belki biraz bunu sağlayabilir. Duyduğumuzda bizi büyüleyen sesler. O sesleri çıkartan enstrümanlardan en sıra dışı olanlarını duymak ister misiniz? O zaman gelin bugün sanat için yapılan en ilginç tasarımlara bir bakalım.

Dünyanın bilinen, bulunan en eski enstrümanı flüt. Yani nefesle müzik yapmak. İnsan nefesiyle. Peki ya dünya büyük bir insan olsa ve nefesi de rüzgar olsa onun flütü nasıl olurdu? İngiltere’de bununla ilgili bir deneme yapmışlar ve “şarkı söyleyen ağaç” adındaki bu yarı heykel yarı müzik enstrümanı ortaya çıkmış. Pendle tepesi diye rüzgarlı bir tepeye yerleştirilmiş. Dünyanın nefesi üflenince işte böyle bir müzik işitiliyor. Bu tepeyle ilgili bir de rivayet var. Vakti zamanında burada Pendle cadıları yaşarmış. Tasarım, müzik, efsane ve işte size nefis bir hikaye.

Benzer bir mantıkla çalışan başka bir enstrüman daha var. Aeolus. Anlaşılan gezegenimizin müziği gerçekten de bilimkurgu filmlerinin müzikleri gibi.

Goethe’nin çok sevdiğim bir sözü var: “Mimari, dondurulmuş müziktir.” Bazıları bu sözü “dondurulmuş” değil de “doldurulmuş” olarak algılıyor ve mimari yapıları doldurabilecek büyüklükte enstrümanlar tasarlıyor. William Close bunlardan biri. Kendisi bir enstalasyon ya da başka bir deyişle yerleştirme sanatçısı ve bugüne kadar 100’den fazla müzik enstrümanı tasarlamış. Bunlardan bir tanesi “Earth Harp.” Dünyanın çalınabilen en uzun enstrümanı olarak rekorlar kitabına girmiş. Mekanları müziğin bir parçası haline getirebiliyor. Daha önce ayrıntılı bir videosunu hazırladığım Jean Michel Jarre bu telleri de ortadan kaldırıp lazer ışınlarıyla müzik yapıyordu hatırlayacaksınız.

Buna benzer bir başka örnek çello dörtlüsü Kronos Quartet’e ait. Deneysel bir eserlerinde “dikenli telleri” enstrümana dönüştürüp çalmışlardı.

Aslına bakarsanız bunu hangimiz yapmayız ki? Mesela ben lise sıralarını darbukaya dönüştürmüştüm zamanında. Ama bir albüm çıkarmayı bir türlü akıl edemedim. Kendimi geliştirseydim ritm yeteneğimi şu seviyeye getirebilir miydim bilemiyorum.

Böyle kova, tava, tencere filan çalabilen ve bunu görkemli bir gösteriye dönüştürmeyi başarabilen belki de en meşhur grup Stomp’tır. Yaptıkları şu müziğe ben olsam “fırça senfonisi” derdim.

Müzik dediğimiz şey etrafımızda sürekli var. Fakat biz var olan bu müziği her zaman duyamıyoruz. Enstrümanlar bunları toplayıp bize aktaran araçlar adeta. Onları duyulabilir kılıyor. İnsanla evren arasında bir köprü kuruyor. Köprü kurmayı çok seven insanlar olarak bizlerin de icad ettiğimiz sıradışı enstrümanlar var.

Mesela bunun adı “Yaybahar.” Gördüğünüz gibi çalgının gövdesiyle telleri arasında kurulan bir köprü. Ses kaynağı davullar. Onu tasarlayan Görkem Şen dokundukça telde oluşan titreşimler, esnek yayın taşıyıcılığı vasıtasıyla davula ulaştığında akustik bir şekilde bu duyduğunuz sesler meydana geliyor.

Videonun tam metni, kaynaklar ve linkler web sitemde: http://barisozcan.com/dunyanin-en-sira-disi-muzik-enstrumanlari-nasil-ses-cikartiyor

~
OKU ► http://bit.ly/oku-serisi
İZLE ► http://bit.ly/izle-serisi
STT ► http://bit.ly/stt-serisi
VLOG ► http://bit.ly/barisozcan-VLOG
~

http://google.com/+BarisOzcan
http://facebook.com/BarisOzcan
http://instagram.com/BarisOzcan
http://www.snapchat.com/add/ozcanbaris
http://BarisOzcan.com/sikca-sorulan-sorular